Çırçır Makinesi Tanımı ve Gelişimi
Çırçır makinesinin mucidi Eli Whitney 1765 yılında bir çiftlikte doğdu ve burada tamir işleriyle uğraştı.
Üniversite eğitiminden sonra Catherine Greene ile tanışan Whitney, Bir ziyaretinde Greene’in pamuğu tohumdan ayrıştıran bir makineye ihtiyacı olduğunu gördü. Greene’den de gelen istek üzerine Whitney, o güne kadar sahip olduğu bilgi birikimini kullanarak 1793 yılında çırçır makinesini icat etti. Eli Whitney, ABD’de patentini aldığı çırçır makinesiyle kapitalizmin seyrini değiştirdi. Pamuğu tohumundan ayıran bu makine sayesinde, pamuktan elde edilen verim 50 kat arttı. Böylece dünya pamuk üretiminin yüzde 70’i ABD topraklarında yapılmaya ve dünyaya pamuk ihraç edilmeye başlandı.
Aslında ilk çırçır makinesi Eli Whitney’in icadından yüzyıllar öncesine dayanıyor fakat bu ürün daha yöresel şartlara uygun bir makineydi. Hindistan’da üretilen bu makinenin özelliği tohumun geçemeyeceği kadar dar bir aralık bırakılarak yan yana yerleştirilmiş, elle döndürülen iki makarası olmasıydı. Bu dar aralıklar her ne kadar Hint pamuğunun kısa lifli kozalarını ayırmada işe yarasa da dünya üzerindeki diğer uzun lifli pamuk tohumları için uygun değildi. Whitney’in modern çırçır makinesi ise üstünde metal bir ızgaranın içine doğru uzanan 1,2 santimetre arayla yerleştirilmiş ince dil dizileri bulunan bir tahta silindirden oluşuyordu. Diller, ızgaradan geçerken lifleri çekip tohumları bırakıyor, daha sonra bu diller, toplama fırçasıyla temizleniyordu.
Peki bu makine nasıl çalışıyordu? Makinenin bir tarafı pamukla doldurulur ve makine döndüğünde pamuklar tohumlarından ayrılırken tarak yardımıyla taşınır. Pamuktan ayrılan tohumlar ise alt kısımda bulunan bölümden bir bölmede biriktirilir. Pamuk ve tohum ayrıştırmasına hız kazandıran bu icat, insanları büyük bir zahmetten kurtardı. İcadın bir diğer katkısı ise kıyafet üretimini kolaylaştırırken bir yandan da pamuk israfının azaltılmış olması.
Whitney’in icadından sonra da bu alanda çalışmalar devam etti. 1796 yılında Hogden Holmes adlı mucit, Whitney’in yaptığı makineyi geliştirdi. Holmes, makineye dilli silindir yerine dairesel testere bıçakları yerleştirdi ve yeni makinenin patentini aldı.
Whitney’ın bu patente itirazları sonucunda 1807 yılında patent iptal edildi. Ancak bu iki makine de pamukları tohumdan ayırmada oldukça başarılıydı. Bu iki makinenin tek farkı ise silindirli çırçır makinesi, daha çok güneyde yetişen uzun lifli pamuk için, testere bıçaklı olanı ise ülkenin öteki bölgelerinde yetişen küçük lifli kozalar için elverişli olmasıydı.
Aslında ilk çırçır makinesi Eli Whitney’in icadından yüzyıllar öncesine dayanıyor fakat bu ürün daha yöresel şartlara uygun bir makineydi. Hindistan’da üretilen bu makinenin özelliği tohumun geçemeyeceği kadar dar bir aralık bırakılarak yan yana yerleştirilmiş, elle döndürülen iki makarası olmasıydı. Bu dar aralıklar her ne kadar Hint pamuğunun kısa lifli kozalarını ayırmada işe yarasa da dünya üzerindeki diğer uzun lifli pamuk tohumları için uygun değildi. Whitney’in modern çırçır makinesi ise üstünde metal bir ızgaranın içine doğru uzanan 1,2 santimetre arayla yerleştirilmiş ince dil dizileri bulunan bir tahta silindirden oluşuyordu. Diller, ızgaradan geçerken lifleri çekip tohumları bırakıyor, daha sonra bu diller, toplama fırçasıyla temizleniyordu.
Eli Whitneyin modern çırçır makinesi, üstünde metal bir ızgaranın içine doğru uzanan 1.2 santimetre arayla yerleştirilmiş ince dil dizileri bulunan bir tahta silindirden oluşuyordu.
Peki bu makine nasıl çalışıyordu? Makinenin bir tarafı pamukla doldurulur ve makine döndüğünde pamuklar tohumlarından ayrılırken tarak yardımıyla taşınır. Pamuktan ayrılan tohumlar ise alt kısımda bulunan bölümden bir bölmede biriktirilir. Pamuk ve tohum ayrıştırmasına hız kazandıran bu icat, insanları büyük bir zahmetten kurtardı. İcadın bir diğer katkısı ise kıyafet üretimini kolaylaştırırken bir yandan da pamuk israfının azaltılmış olması.
Whitney’in icadından sonra da bu alanda çalışmalar devam etti. 1796 yılında Hogden Holmes adlı mucit, Whitney’in yaptığı makineyi geliştirdi. Holmes, makineye dilli silindir yerine dairesel testere bıçakları yerleştirdi ve yeni makinenin patentini aldı.
Whitney’ın bu patente itirazları sonucunda 1807 yılında patent iptal edildi. Ancak bu iki makine de pamukları tohumdan ayırmada oldukça başarılıydı. Bu iki makinenin tek farkı ise silindirli çırçır makinesi, daha çok güneyde yetişen uzun lifli pamuk için, testere bıçaklı olanı ise ülkenin öteki bölgelerinde yetişen küçük lifli kozalar için elverişli olmasıydı.
Hiç yorum yok